Yalıtım Kontrolü

Yalıtım Kontrolü

Tesisatlarda ısı yalıtımı; herhangi bir proseste akışkanın taşınması sırasında meydana gelebilecek ısı kayıp veya istenmeyen ısı kazançlarının azaltılmasının en etkin yoludur. Tesisat ömrünün uzatılması, proses sıcaklığının muhafaza edilmesi, soğuk hatlarda yoğuşmanın önlenmesi, sıcak hatlarda, işçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanması yapılacak yalıtımın diğer faydalarıdır.

Sıcak hatlarda ortam ve akışkan arasındaki sıcaklık farkları çok daha yüksek olacağından yalıtımlı tesisatlarda enerji verimliliği potansiyeli de çok daha fazladır.

Isı kayıp ve kazançları, yüzeyin büyüklüğüne, yalıtılacak olan yüzey ile ortam sıcaklıkları arasındaki farka ve ısı yalıtım malzemesinin özelliklerine bağlıdır. Bu yüzden kullanılacak olan yalıtım malzemesinin özelliklerini ve nerelerde kullanılabileceğini çok iyi bilmek gerekmektedir. Yalıtım malzemesi seçiminde akışkanın sıcaklığı ve ortam sıcaklığı belirleyici bir özelliktir. Ülkemizde yaygın olarak sıcak hatlarda camyünü, taşyünü; soğuk hatlarda elastomerik kauçuk köpüğü tercih edilmektedir.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği açısından bakıldığında tesisat elemanlarının dış yüzey sıcaklığının 60°C’nin altında olması gereklidir. Bu kriterin sağlanması için tesisat elemanları yalıtılmalıdır. Bu husus sadece vana gibi işçiler tarafından açılıp, kapatılabilen tesisat elemanlarının yanı sıra kişilerin çarpma, düşme vb. istemsiz temas etme olasılıkları da düşünülerek boru vb. tüm tesisat için göz önüne alınmamalıdır. Örneğin 25 °C ortam sıcaklığında bulunan ve içinden 150 °C akışkan geçen 1ʺ boruda sadece 25 mm kalınlığında camyünü ile yapılan yalıtım uygulamasıyla yüzey sıcaklığının 38,09 °C değerine düşürülmesi mümkündür.

yalitimkontrolu.jpg

Bir vanayı yalıtmamanın aynı çaplı borudan yaklaşık 3-4 m ‘yi yalıtmamakla aynı olduğu ve bu vanadan olan ısı kaybının 3-4 m borunun ısı kaybına eşdeğer olduğu gözden kaçırılmamalıdır.

Günümüzde vana yalıtımları için demonte edilebilen yalıtım ceketleri imal edilmektedir. Vana ceketleri, sıcak su ve buhar gibi ısıtma sistemlerinde vana yüzeyinde olan ısı kaybını, soğutma sistemlerinde ise ısı kazancını ve yoğuşmayı önlemek amacı ile kullanılmaktadır.

Tesisatlar vücudumuzdaki damarlara benzer şekilde yapının her bölümünden geçerler. Bu sebeple gürültünün ve yangının tesisatlar vasıtasıyla yayılmasına yönelik tedbirler de alınmalıdır.

Cihazların çalışması sırasında çıkardığı ses, titreşim ve ısıl genleşmeler, borulardan geçen akışkan hızı, kanallardan geçen havanın kanal yüzeyine çarpmasıyla oluşan ses tesisatta gürültüye neden olan temel sebeplerindendir. Hava kanalları iç yüzeyinde camyünü ile ses yalıtımı yapılması, dirseklerde yalıtım malzemelerinden imal edilmiş susturucuların kullanılması, yalıtımlı askı elemanlarıyla titreşimin önlenmesi vb. uygulamalarla ses yalıtımı sağlanmalıdır.

Ayrıca yaşam alanlarımızdaki tesisat boruları, havalandırma kanalları, elektrik kabloları, şaftlar yangının ilerlemesinde en riskli noktalardır. Tesisat yalıtımında yangın güvenliği açısından en önemli nokta tesisatın yangın etkilerinden korunması ve yangın alev ve dumanın yayılması durdurulmalıdır. Boru ve hava kanallarının duvar ve döşemeleri delip geçtiği yerlerde taşyünü, yanmaz harçlar, ısı ile genleşen malzemeler vb çözümlerle yangın yalıtımı tedbirleri alınmalıdır.

Sonuç olarak yalıtım bir bütün olarak ele alınmalı, ısı, ses ve yangın yalıtım çözümlerinin tümü birbiriyle uyumlu sistemler oluşturularak iş sağlığı ve güvenliği göz ardı edilmemelidir. Yalıtım yapılacak tüm detaylarda uygun yalıtım malzemesi seçiminden sonra optimum yalıtım kalınlığı da belirlenmelidir. Kalınlık seçimi tesisat konusunda çalışan makine mühendislerine danışılarak yönetmelik ve standartlara uygun yapılmalıdır.

kmk® | web tasarım programları ile hazırlanmıştır.
Canlı Destek